17 Eylül 2014 Çarşamba

Sebeb-i firarım .. /ece temelkuran /2004


Sebeb-i firarım

 "....   Git dedi kalbim! 

Bu yüzden ben de bu asla tahmin edilemeyecek ülkeye geldim. 

Dünyanın en sessiz toprağına vardım. Başka ülkelere de gideceğim.

 Kalbim "Burada biraz duralım" dediğinde durup, bir ses gelmezse kulağıma, yola devam edeceğim. Çünkü vaktiyle bunu yapmaya cesaret edememiştim. 

Ben hayatın "bir işe yarasın" diye yaşanmayacağını, henüz şimdi, yeni öğrendim. 

Sonunda mutlaka bir şeye yarayacaktır herhalde, bir şeyler yazıp çizeceğizdir ama, adını koymaya çalışmadan bir çiçeğe bakmayı ben yeni temrin ediyorum.

 Öylesine bakmayı. Öylesine. 

    Ama yine de bugün bir göl kıyısında yürürken "yol defterime" bir not düştüm:

    Taşı delip çıkan çiçekler, taşla hesaplaşır. 
Taş durdurur, çiçek yürür. 

Aslında uzun düşmanlıklar da bir sadakat meselesidir. Yani çiçek de taş da birbirini bilir. 

Ama esas mesele yoldan öylesine geçen birinin, yani öylesine geçiverirken, çiçeği öylesine koparıvermesi ihtimalidir. 

Taştan çıkan çiçeğin asıl göze aldığı budur.

    Ey okur, bunun için geldim işte. Gürültüde görülmeyen şeyleri görmeye..."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder